Yusuf Karmaz İlk 11’de

1968 yılında dört kardeşin sonuncusu olarak Nevşehir’de dünyaya gelmişim. İlkokul, ortaokul ve liseyi memleketimde okudum. Yüksek okulu Niğde’de sınıf öğretmenliği bölümünde okudum. 1991 yılında ilkokul öğretmeni olarak göreve başladım. İki oğlum, bir kızım ve bir torunum var. Nevşehir, Merkez’de bir ilkokulda öğretmen olarak görevime devam ediyorum. Enderun Eğitim Vakfı genel merkezinde her mevsim farklı görevler almakla birlikte yedi yıldır yaz kursları sorumluluğunu gönüllü olarak yürütüyorum.

1. Gençken ‘iyi ki yapmışım’ dediğiniz şeyler nelerdir?

Öncelikle böyle güzel bir dergide beni misafir ettiğiniz için teşekkür ederim. Gençken iyi kişilerle arkadaş olmam ve beni sizin gibi güzel insanlarla tanıştırmış olmaları, vakıf ortamında bulunmam, Osman Bağcı hocamla ve onun vasıtası ile rahmetli Zeki Soyak hocamla tanışmam iyi ki yapmışım dediğim şeylerdendir.

2. Kendi gençlik döneminizle şimdiki gençlik arasında ne gibi farklar görüyorsunuz?

Gençliğin genelini düşünürsek o zaman da şimdi de şeytanın gençlerimizin çoğunu kandırdığını görüyoruz. Bulunduğumuz ortamdaki gençliği ele alırsak bizler hep bir heyecanla yetiştik. Bir şeyler öğrenmek için hocalarımızın peşinden koşardık. Öğrendiklerimizi tatbik etmeye çalışıp başkalarına anlatma heyecanı ve azmi taşırdık. Şimdiki gençlikte bu heyecanı az görüyorum.

3. Şu an gündeminizdeki konu başlıkları nelerdir?

Bulunduğum ortamlarda sahip olduğum davayı en iyi şekilde temsil etmeye gayret ediyorum. Öğrencilerime ve çevreme hakkı ve hakikati olabildiğince anlatmaya çalışıyorum. Vakıf ortamında gençlik yetiştirmeye çalışıyorum.

4. Heyecan’ı tanımlar mısınız?

Her an sizi gören Allah’a layık davranışlar sergilemek için inancınızın ve imanınızın sizi durdurmaması.

5. Telaffuz etmekten hoşlandığınız kelimeler nelerdir?

Kardeşim, güzel insan, güzel Müslüman, Allah’ın sevgili kulu, Allah seni ve sevdiklerini sevsin gibi dua içerikli sözleri çok seviyorum.

6. Otokontrolünüzü nasıl sağlıyorsunuz?

Allah’ın beni her an gördüğünü düşünerek. Ahirette Rasulullah bana ümmetim demez ve yüzüme bakmazsa diyerek. Allah esirgesin ebedi cehennemi düşünerek otokontrolü sağlamaya çalışıyorum.

7. En çok dikkatinizi çeken sahabe hangisidir, niçin?

Benim hayatıma etkisi olan, özel anlamda çok sahabe var ama Musab b. Umeyr beni ayrı bir etkiler. Mekke’nin zengin ailelerinden birinin oğlu. Çok yakışıklı bir delikanlı. Böyle nimetleri elinin tersi ile itmiş, Rasulullah’a iman etmiş, ilk muallim olmuş ve nasıl şehit olduğunu biliyoruz. Kendime senin böyle elinin tersi ile itmekte zorlanacağın bir imtihanın olmadığı halde niçin gaflettesin diye sorarım. Onun gibi bir muallim olmak isterim.

8. Hafızanızdaki ayet ve hadislerden birer tane paylaşır mısınız?

Saf suresi 10. ayeti kerime ile başlayan beş ayet beni çok etkiler: “Ey iman edenler! Sizi acı bir azaptan kurtaracak ticareti size göstereyim mi?” (Saf, 10) …

“Ey benim için gençliğini ve şehvetini feda eden gençlik! Benim nazarımda bazı meleklerim gibisiniz.” Kuds-î hadisi hayatımı hizmete adamamda etkili olan ilk sohbet konumdu.

9. Genç Adamlar’ın okumasını düşündüğünüz kitaplar nelerdir?

Öncelikle okumuş olmak için değil, hayatında kulluğuna olumlu etki yapması için okumalısın. Allah Resulünün hadisini, bir yabancı kendi görüşü imiş gibi anlatıyor. Bizim yabancı hayranı insanlarımız da çok okumuş biri olduğunu ispatlarcasına hemen falancanın görüşü diye anlatmaya başlıyor. Yani bizi biz yapan değerlerimize sahip çıkan eserleri okumalıyız. Kur’an’ı, hadis kitaplarını, ashabın hayatını… Ve bunları günümüzle çok güzel şekilde harmanlayıp kulluğumuza katkı sağlayacak eserleri okumalıyız.

10. Genç Adamlar’ın bilmesi gereken kavramlar sizce hangileridir?

İlah, kulluk, tağut, belam, şirk, küfür gibi yanlış kulluktan doğru kulluğa yönlendiren kavramları bilmeliyiz.

11. Gençken ertelenmemesi gerekenler nelerdir sizce, gençler neleri ertelememeli?

İslami hizmetlerin içinde olmakla yetinmeyip güç yetirebildiğince hizmetlerde koşturmalıdır. “Yaşım genç, ilerde yaparım, üniversite sınavım var, askerliğim var, hele bir işimi kurayım, evleneyim de” gibi mazeretler inanın ölene dek bitmez. Can tende fırsat elde demişler. Fırsatı kaçırmamak dileği ile.