Eylül 2020 Abdullah GÜLCEMAL A- A+
A- A+

LA HAVLE- Vücuttaki Koordinasyon

İnsan selim akılla düşünüp, ibret gözüyle bakacak olursa, zerreden küreye kadar yaratılan her şeyde bir tertibin, düzenin, ölçünün, dengenin, koordinasyonun ahengini görecek; Allah’ın kudret ve azameti karşısında aczini anlayıp O’nun huzurunda rükû ve secde edecektir.

Milyarlarca mahlûkat içersinde insan olarak yaratılmış olmanın ve kendisine verilen akıl nimetinin kadrü kıymetini bilmekten mahrum olan nankör insan ise, her nereye bakarsa gaflet gözüyle bakacak, şeytanın gör dediklerini görecek, duy dediklerini duyacak, hak ve hakikati inkâr edecek, yakacak, yıkacak nihayetinde inanmadığı bir hesap gününe gidecektir.

Rahman ve Rahim olan Allah, ölünce toprak olacak şu bedenimizde her an ne mucizeler yaratıyor.

Kalbin hiç durmadan çalışması! Uç uca eklendiğinde şu koca dünyanın çevresini dolaşacak uzunlukta olan damarlarımızda kan ırmaklarının akışı!

Hayatımızın idamesi için yediğimiz besinlerin kana karışması ve kanda bulunan milyonlarca hücrenin beslenme şekilleri!

Ne büyüksün Rabbim! Sen bütün kemal sıfatlarla muttasıf, bütün noksan sıfatlardan da münezzehsin!

Daha önce Allah’a inanmayan ama vücuttaki koordinasyon mucizesini gördükten sonra o inancından vazgeçen Dr. Svoor’un şu itirafları ne kadar ibret vericidir.

Ruhunu yitirmiş, asrın hak-hukuk tanımayan münkir zâlimlerini, tevhid sembolü minarelerden ‘Ezan-ı Muhammedî’ okunurken Arş’a hırlayan mahlûkları ve doymak bilmeyen oburları bir nebze tefekküre sevk eder mi acaba?

Dr. Svoor diyor ki:

“Allah’a hiç inanmıyordum. Allah’tan bahsedenlerden de dâima uzaklaşıyordum. En nihâyet vücuttaki koordinasyon hâdisesini bizzat görünce bu hâdise beni mecbûren bu inancımdan döndürdü.”

Koordinasyon olayı şöyle:

“Yenen besinler kana karışıyor ve kandaki hücreleri besliyor. Hücrelerin besin almaları öyle ayarlanmıştır ki, kendi ihtiyacından fazla almıyor. Yanından besin oluk gibi aksa da, her hücre kendi ihtiyacı ölçüsünde alıyor.

Eğer bir hücre, hakkından fazla alacak olsa, vücuttaki diğer hücreler onun idamına karar veriyor ve öldürüyor. Şâyet mideye yakın bulunan hücreler, kendi hakkından fazlasını alsa, kanla parmaklarımıza veya ayaklarımıza gelinceye kadar besin bitecek, el parmaklarımız ve ayaklarımız kuruyacaktı.

İşte ben bu hâdiseyi görünce, hemen bunu böyle tanzim eden bir yaratıcının, Allah’ın varlığına inandım ve iman ettim.”

Modern ilimlerdeki baş döndürücü gelişmeler, ilmî yenilikler, yeni buluşlar, takip edilemeyecek bir hızla devam ederken, hâlâ inkâra mecâl bulabilen nasipsizlere yazıklar olsun.

Yâ Rab! Bizi iman nimetinden, akıl nimetinden mahrum eyleme…

Yâ Rab! Bizleri de dinin üzere kalplerini ve ayaklarını sâbit kıldıklarından eyle!

Yazımızı paylaşın..

Facebook Twitter Whatsapp’ta Paylaş Google Email Print LinkedIn Pinterest Tumblr