KAPAK - Camilerimiz
Ekim 2019 Yunus YÜKSEL* A- A+
A- A+

KAPAK - Camilerimiz

Kâbe’nin sembolik şubeleri olan, vatanın tapusu olan camilerimiz, Dinimizin, inancımızın hürriyet ve istikbalimizim yegâne nişanesi olan kutsal mabetlerimiz.

Asırlar boyunca İslam coğrafyasında dikilen minareleriyle kubbeleri ile şadırvanı ve sosyal alanları ile huzur bulduğumuz Allah’ın evleri.

Mescid-i Haram’daki Kâbe, Mescid-i Nebevî, Mescid-i Aksâ, Ayasofya, Sultanahmet, Selimiye ve daha bunun yanında 90 bin cami ile dine hizmetin, mukaddes değerlere sahip olmanın bilincini veren, Müslüman olmanın, insan olmanın, hayırlı bir birey olmanın bilincini veren mekânlarımız.

Camilerimizin gerçek manada cami olabilmesi için imam ve din gönüllüsü kardeşlerimize çok büyük işler düşmekte. İmamın görev şuuru ve bilinci olmazsa cami resmi bir daire görünümünde olur. İmam önce kendini yetiştirmeli, Kur’an, fıkıh, dini bilgiler konusunda donanımlı olmalı.

Bu görevin Allah’ın bir lütfu olduğunu, Allah’ın sevdiği kulları arasında olduğu için bu görevde istihdam edildiği bilincinde olmalı, göreve bağlı olup cemaate önce kendini sevdirmeli zira kendini sevdirmeyen bir imam cemaate faydalı olamaz.

Hiçbir zaman cami kapısında cemaat kalmamalı, sadece camide değil mahallede, sokakta, apartmanda da görevine devam etmeli, hasta, cenaze, düğün gibi meclislerde kendini hissettirmeli.

İmam hal ve hareketleriyle örnek olmalı. Rabbimizin yasakladığı şeylerden kaçınmalı, İslam’ı yaşamalı ki söyledikleri tesirli olsun.

İmam kardeşlerimiz Kur’an dersleri vermeli, hadis, fıkıh gibi konularda kurslar düzenlemeli, çeşitli toplumsal faaliyetler yaparak cemaati camiye çekmeli.

Benim en çok önem verdiğim konu görev bilinci.

İmam camiden kaçmaz, cemaati kaçırmaz, camiyi sever, cemaati sever, Allah’ın huzuruna vardığımız zaman “ya rabbi, ben ömrümün şu kadarını senin dinine, senin mabedine, senin kullarına hizmette geçirdim” diyebilmek için yaptığımız görevi Allah için yapacağız.

Kendimiz yetişeceğiz, cemaatimizi de dini konuda donanımlı hale getireceğiz. Halka hizmetin Hakk’a hizmet olduğunu unutmayacağız, biz Allah’ın dinine hizmet edersek Rabbimizin bize hem bu dünyada hem de ahirette mükâfat vereceğini unutmayacağız.

Bu dünyanın geçici olduğunu unutmadan, her türlü nimetten sorulacağımızı unutmadan, yaptığımız görevin bize ağır bir mesuliyet ve sorumluluk yüklediğini bilerek görev yapan imam ve din görevlisi kardeşlerimizden olmak dileği ile…

Selamun Aleykum

 

*Cevher Dudayev Cami İmam Hatibi, Merkez, NEVŞEHİR

Yazımızı paylaşın..

Facebook Twitter Whatsapp’ta Paylaş Google Email Print LinkedIn Pinterest Tumblr