İLKADIM'DAN-İlkadım Deyip Geçmemek Lazım

Kıymetli Okuyucu;

24 Haziran seçimlerinde millet iradesi sandığa Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı’nın galibiyeti olarak yansıdı. Seçim sonuçlarının sadece vatandaşlarımız ve ülkemiz adına hayırlı olmasını isteyecek kadar bencil olamayız. İyilik ve güzellik kavramları ne kadar evrensel ise iyilik ve güzellik dileklerimiz de aynı şekilde bu evren içinde yaşayan herkes için geçerli olmalı.

Bu bakımdan 24 Haziran gecesi ortaya çıkan sonuçların bütün coğrafyalar için müjdelere, derslere, ibret ve şükürlere vesile olmasını temenni ediyoruz. “Vakit Türkiye Vakti” sloganından ilhamla, milletin yetki verdiği kadrolara bütün iyi niyetimizle seslenerek “Vakit İcraat Vakti” çağrısında bulunuyoruz.

***

İlkadım dergimiz Temmuz 2018 sayısı ile 360. kez okuyucusunun yani sizlerin karşısında. Çeyrek asırdır bir şeyler söylüyor, bir şeylere dikkat çekmeye çalışıyor, bir şeyleri teşvik ederken bazı şeylerden de uzak durulması gerektiği çağrısını bir kulluk bilinci ve görevi şeklinde yapmaya gayret ediyoruz.

Bu gayrete bugüne kadar 360 sayı içerisinde 200’e yakın isim kapak ve köşe yazılarıyla, şiirleriyle katkıda bulundu. Eleştirilerini, görüş ve yorumlarını eksik etmeyen, isimsiz emektar ve kahramanlarımız diyebileceğimiz yayın kurulu üyeleri, tasarım ekibi ve yazı işleri çalışanlarımız 360 sayı boyunca artan ve azalan etkisiyle yerini korudu.

İlkadım dergisi deyip geçmemek lazım. Başyazarımızın gündemimizi tayin eden yazılarından tutun da yayın kurulu toplantılarımızda çay ikramını gerçekleştiren gönüllümüze kadar bir emek aralığı belirleyebileceğimiz kimselerin telifler üstü katkı ve fedakârlıkları ile karşı karşıya olduğunuzu hatırlatmak isteriz.

Erzurum’dan, Isparta’dan, Kayseri’den, Ankara’dan, Nevşehir’den, Aksaray’dan, İstanbul’dan, Erzincan’dan aramıza katılıp -emin olun- her yaştan dergi çalışmamıza katkıda bulunanlar var.

Tıkladığınız bir sayfada üniversite öğrencisi bir gencin heyecanlı cümlelerine şahit olurken, bir tık ötede sizi uzman bir devlet memurunun satırları bekliyor.

Bir yanda ülkemizin en soğuk illerinden birinde nice gayretlerle oluşturulan sıcak bir ortamda vakıf çalışmalarını sürdüren genç bir ismin yazdıklarını okurken diğer yanda Türkiye’ye mâl olmuş bir ilahiyat profesörünün tecrübeli cümleleri size kayda değer bir şeyler söyleyebilmenin derdini taşıyor.

İlkadım deyip geçmemek lazım. Karşınızda bir kısmı gece bir kısmı gündüz hazırlanan, vakitlerin ve kaynakların seferber edildiği yazı çalışmaları duruyor. Yazı işçisi diyebileceğimiz yazarlarımız “yazana zahmet vermeyen bir yazının okuyana da zevk vermeyeceği” gerçeğini hep hatırında tutmaya davet ediliyor.

İlkadım deyip geçmemek lazım, çünkü karşınızda -her ne kadar dijital de olsa- el emeği göz nuru bir dergi çalışması duruyor.

İlkadım deyip geçmemek lazım, çünkü bu derginin Mefkûre gibi ayakları yere basan bir eserin meydana gelmesine vesile olduğu büyüklerimizin hatırında, küçüklerimizin gözlerinin önünde capcanlı duruyor.

***

“İlkadım deyip geçmemek lazım, çünkü…” cümlesinin devamını bu satırları okuyan herkes kendisi rahatlıkla getirebilecek bir okuyucu geçmişine sahiptir diye düşünüyor ve sizlerden kendi içinizde, aranızda bunu yapmanızı rica ediyoruz.

Marifetin iltifata tabi olduğu nezaketini gözetenlerden olabilmek ümidiyle…

Allah’a emanet olunuz.