Haziran 2018 Atilla DEĞİRMENCİ A- A+ Sesli Dinle    |  
Sesli Dinle    A- A+

DÜŞÜNCE UFKUMUZ - Din’in Yanlış Anlaşılmasına Dair 2

4. “İslam’ın Hükümleri Bu Zamanda Yaşanmaz.” Anlayışı:

Menfaatini öncelikleyen, hesaplarını sadece bu dünyaya ait kılan, mal biriktirmekten başka gayesi olmayan, rahatına ve midesine düşkün insanlar tarafından ortaya atılan / kabullenilen bir anlayıştır bu. Söylemlerinde Müslümanca davranmayı ihmal etmeyen bu insanlar, ilk olarak Allah’ın emirlerini görmezden gelebilmek için “Allah insanın sadece kalbine bakar” safsatasını geliştirmişlerdir. İkinci olarak da Allah’ın yasaklarını / haramlarını siyasi ve mali güç sahibi olmanın önünde engeller gördükleri için aynı safsatayı bir kere daha vurgulayarak hayatlarının kalitesine dem vururlar.

Bu insanlar zamanla biriktirdikleri ve vazgeçemedikleri malları, makamları, statüleri için de İslam’ın bu dönemlerde yaşanamayacağını ifade ederler. Hâlbuki İslam hem zaman hem insan hem de olaylar / hükümler açısından evrenseldir. Kıyamete kadar insanları iyiliğe, hidayete yönlendirecektir. Yeter ki insanlar İslam’ın hükümlerini yerine getirmede sebat gösterip azmedebilsinler. Zaten Allah Teâlâ iman edenler için İslam’ı kolaylaştırmış, diğer yaşantıları çirkin ve aşağılık göstermiştir.

5. Peygamber aleyhisselam’ın Hayatını ve Sözlerini Göz Ardı Etmek:

İslam’ın temel kaynağı Kur’an ve Sünnet’tir. Kur’an hayata dair genel ilkeleri, kuralları, anlayışı vs. ortaya koyarken; Sünnet kuralların nasıl, ne zaman, nerede yapılacağını uygulamalı olarak insanlara göstermiştir. Bu anlayış iki farklı ifsad geliştirdi:

a- Kur’an ve Sünnet’in bütünlüğünü görmemek için çırpınanlar “Kur’an İslam’ı” diye bir yol açtılar. Ancak açtıkları bu çığır kendilerini sinsi bir sapıklığa yönlendirdi. Artık Kur’an’ın kurallarını kafalarına göre anlayıp işlerine geldiği gibi yorumlayabiliyorlardı. Çünkü kendilerine yol gösterecek, uygulamalı örnek olacak peygamberleri yoktu.

b- Peygamber aleyhisselam, Allah’ın hükümlerini uygularken alay etmelere, eziyetlere, laf atmalara, iftiralara uğradı. Kendisine ve getirdiklerine dil uzattılar. Tüm bunlara rağmen Peygamber aleyhisselam Allah’ın hükümlerinden asla taviz vermedi. Hayatı boyunca ne dünyalık bir beklentiye girdi ne de sadece ahiret anlayışıyla yaklaşıp dünyadan uzaklaştı. Hayatı bir denge üzerine kurup peşinden gidenlere “üsve-i hasene” oldu. Ve O’ndan öğrendik ki sebat çok kıymetliymiş, insanın sevgi sıralamasının başında Allah ve Peygamberi olmalıymış, zorluklara karşı sabır nasıl uygulanırmış…

Peygamber aleyhisselam’ın bu örnekliği ortadayken İslam’ı sadece tat, zevk, feyz alma olarak kabul etmek günümüz insanının marifeti oldu maalesef. Bu insanlar için İslam sayılarla şifrelenmiş gelir, imkân, rahatlık elde etme yolu oldu. Peygamber aleyhisselam’ın hayatta neye odaklandığının ya da neyi önemsediğinin bu insanlar için önemi yoktu. Sadece bazı virtleri yerine getirmek yetiyordu çünkü.

Yazımızı paylaşın..

Facebook Twitter Whatsapp’ta Paylaş Google Email Print LinkedIn Pinterest Tumblr