Aralık 2024 Nureddin SOYAK A- A+
A- A+

BAŞYAZI- Sabaha Nasıl Eriyorsun? Akşama Nasıl Giriyorsun?

Dinini, dünyanın çıkar ve menfaatlerini elde etmeye alet edenler, ilahi ikaza müstahak olmuşlardır. Dinle dünya talep etmek en bayağı bir iştir. Dinle dünya değil, ahiret talep edilir. Dinle dünya talep edenler hep helak olmuşlardır. Bu durum Yahudilerde, Hristiyanlarda ve bazı Müslümanlarda da görülmektedir. Dine hizmet eden bunun çığırtkanlığını yapmaz. Aç kaldım, susuz kaldım, zulme uğradım, şurada yattım burada kaldım. Rabbimiz hepsini biliyor. Derdini Rabbine anlat, insanlara anlatmaktan maksadın ne? İnsanlara mı çalışıyorsun? Rabbine mi?

Habbab İbnu’l-Eret (ra) müşriklerin eziyetlerinden şikâyette bulununca, Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz buyurdu ki: “Sizden önce öyleleri vardı ki, kişi yakalanıyor, onun için hazırlanan çukura konuyor, sonra getirilen bir testere ile başının ortasından ikiye bölünüyordu. Bazısı vardı, demir taraklarla taranıyor, vücudunda sadece et ve kemik kalıyordu. Bu yapılanlar onları dininden çeviremiyordu.” (Buhari)

Rabbimiz buyurdu ki: “Sizden hiçbir ücret istemeyen kimselere uyun.” (Yasin, 21)

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz buyurdu ki:

“Ahir zamanda, dinle dünyayı talep eden insanlar zuhur edecek. Bunlar, insanlar için öyle bir yumuşaklığa bürünürler ki koyun postu yanlarında kaba kalır. Dilleri de baldan daha tatlıdır. Ancak kalpleri kurtlarınkinden vahşidir. Cenab-ı Hakk şöyle diyecektir: Beni aldatmaya mı çalışıyorsunuz, yoksa bana karşı cürete mi yelteniyorsunuz? Zat-ı Akdesime yemin olsun, bunlar üzerine, kendilerinden çıkacak öyle bir fitne göndereceğim ki içlerinden halim olanlar bile şaşkına dönecekler.” (Tirmizi)

Dinle dünya talep edenlerin dünyadaki en büyük felaketi, kurt kalpli olmalarıdır. Bunlar insanları sevemez, tatlı dilli olmaları onları kendilerine güvendirerek gaflet anında dişlemeye fırsat hazırlamaktır. Sevgi, saygı, tazim ve hürmeti Allah için gösterenler her geçen gün azalmaktadır. Bu durumdaki insanlara dikkat etmeli. İnsanları aldatanları, Rabbimiz kendini aldatmaya yeltenme olarak kabul etmektedir. Böyle yapanlara kendi içlerinden fitne göndererek onları şaşkına çevireceğini haber vermektedir. Bir Müslüman, Müslüman kardeşini nasıl aldatmaya kalkar? Kardeşini aldattığını zanneden, Rabbini aldatamayacağına göre, kimi aldatıyor? Böyle bir ahmaklık olur mu?

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz buyurdu ki: “Bizi aldatan bizden değildir.”

Müslümanların birbirini aldatmaya kalkışması, bundan kardeşliklerinin zarar görmesi, birbirine düşman olmaları büyük fitnedir. Müslümanlara tuzak kurulması büyük fitnedir. Dine hizmet edenlere tuzak kurulması büyük fitnedir.

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz buyurdu ki: “Bahtiyar, fitneden kaçınan kimse ile belalarla karşılaşınca sabreden kimsedir. Ne mutlu ona!” (Ebu Davud)

Bir şeyler başaranlar, bunun Rabbinden olduğunu unutup başarıyı nefsinden bilirlerse helak olurlar.

“Onları kurtarınca, bir de bakarsın ki yeryüzünde haksız yere taşkınlık yapıyorlar. Ey insanlar! Sizin taşkınlığınız, sırf kendi aleyhinizedir. Sadece dünya hayatının yararını elde edersiniz. Sonunda dönüşünüz bizedir. Bütün yaptıklarınızı size haber vereceğiz.” (Yunus, 23)

Bu büyük öfke, kin niçin? Ne kaybedildi, dünyalık mı, ahiretlik mi?

Düne kadar beş para etmez adamlara boyun büküp el etek öpenlerin, bu gün Müslümanlara savaş açması hangi kitapta yazıyor? Müslümanların kitabında böyle bir şey yazmaz.

Dininden taviz verip menfaatlerinden taviz vermeyenler, Allah’ın emrini “füruattan” deyip geçiştirenler, dünya çıkarlarını neden füruattan deyip geçiştiremiyorlar? Hangi hizmetten, hangi davadan bahsediliyor? Kime hizmet? Kimin davası? Kiminle hareket ediyorsunuz? Kime itaat ediyorsunuz?

Rabbimiz buyurdu ki: “Her grup kendisinde bulunan ile sevinmektedir.” (Mü’minun, 53)

Din kimsenin tekelinde değil, dine hizmet de öyle. Allah’ın dinine hizmet edenler arasında, haset, kin, buğz olamaz. Olmamalıdır.

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz buyurdu ki: “Size ümem-i kadime hastalığı sirayet etti: Bu, haset ve buğzdur. Bu kazıyıcıdır. Bilesiniz, kazıyıcı derken saçı kazır demiyorum. O dini kazıyıcıdır.” (Tirmizi) Dinini kazıyanın akıbeti de felaket olur.

“Kişi vardır, uzun müddet cennet ehlinin amelini işler, sonra da ameli cehennem ehlinin ameliyle son bulur. Yine kişi vardır, uzun müddet cehennem ehlinin ameliyle amel eder de sonunda cennet ehlinin ameliyle son bulur.” (Müslim)

Hangi ameline güveniyorsun, hangi amelin Rabbinin verdiği nimeti karşılar? Ne kadar büyük, ne kadar çok olursa olsun amellere güvenmek, Rabbe ukalalıktır.

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz: “Kimse amelleri ile cennete giremez” buyurmuştur.

Üç kuruşluk menfaat için, başka planlar yoksa, ümmetin arasına fitne sokanlar, Allaha hesap veremezler.

Dinle dünyayı talep edenler, dinini de kaybeder dünyasını da.

Rabbimiz itaatle imtihan eder.

“Yeryüzünde ıslaha çalışmayıp fesat çıkaran haddi aşmışların emrine itaat etmeyin.” (Şu’ara, 151-152)

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz buyurdu ki: “Karanlık gecenin parçaları gibi olan fitnelerden önce, hayırlı ameller işlemekte acele edin. O fitne geldi mi kişi mü’min olarak sabaha erer de kâfir olarak akşama girer. Mü’min olarak akşama erer de kâfir olarak sabaha ulaşır, dinini basit bir dünya menfaatine satar.” (Müslim; Tirmizi)

“Ey iman edenler! Mü’minleri bırakıp da kâfirleri dost edinmeyin. Kendi aleyhinize Allah’a apaçık bir delil mi vermek istiyorsunuz.” (Nisa, 144)

Mümin ilahi ve nebevi ölçüyü kaçırınca sapar.

Rabbim cümlemizi muhafaza buyursun.

Yazımızı paylaşın..

Facebook Twitter Whatsapp’ta Paylaş Google Email Print LinkedIn Pinterest Tumblr